Ekosistem restorasyonu kavramı 'bozulmuş, zarar görmüş ya da tahrip olmuş bir ekosistemin iyileşmesine yardımcı olma süreci' olarak tanımlanabilir. Okyanusları ve kıyıları eski haline getirmek, bu ekosistemler üzerindeki baskıyı azaltmak ve böylece hem doğal yollarla hem de kilit türlerin yeniden tohumlanması veya nakledilmesi yoluyla iyileşmelerini sağlamak anlamına gelir. Ekosistem restorasyonu aynı zamanda hem ekosistemlerin hem de toplumların iklim değişimi karşısında nasıl daha dirençli hâle getirilebileceğini anlamak anlamına da gelmektedir.
Karar alıcıların ve toplumların balıkçılığı sürdürülebilir hale getirmesi, kirletici atıkların okyanusa ulaşmadan önce arıtılması ve plastik gibi katı atıkların deniz ekosistemlerinden uzak tutulması gibi önlemler, küresel çapta ekolojik ve sosyo-ekonomik fayda sağlar. Bunun yanı sıra, büyüyen kıyı yapılaşmalarının kıyı ekosistemlerini yok etmemesi için dikkatli planlama gereklidir. Mercan resifleri ve deniz çayırlarının dikkatli yönetilmesi, bu alanların sağlığını koruma açısından önemlidir. Ancak koruma tek başına yeterli değildir; çünkü doğal yaşam alanlarının azalması ve nesli tükenme tehlikesi, sorunları derinleştirir. Ekosistem tahribatının zararları, o ekosistemde yaşayan canlıların yaşamlarını tehlikeye atmakla kalmaz, aynı zamanda gelecekteki ekosistem sağlığını da ciddi şekilde tehdit eder. Ekosistemlerin tür çeşitliliği ve besin döngüsü gibi işlevlerini yeniden kazandırmak için farklı restorasyon uygulamaları gereklidir. Her birinin kendine özgü prensipleri ve metodolojileri vardır, bu da etkili bir restorasyon süreci için gereklidir. Ekosistem restorasyonu, daha iyi bir geleceğin oluşmasına katkıda bulunurken, hem ekosistemlerin hem de insan topluluklarının sürdürülebilirliği için hayati öneme sahiptir ve gelecekteki çevresel zorluklarla başa çıkabilme kapasitesini artırarak yaşam kalitesini yükseltir.
Biyoçeşitlilik açısından faydaları: Ekosistem Restorasyonunu gerçekleştirirken tahrip olmuş deniz ekosistemlerinin restorasyonu, insan faaliyetlerinin olumsuz etkilerini en aza indirirken, balıkların yumurtlama ve beslenme alanlarını restore etmek gibi yöntemlerle biyoçeşitliliğe önemli katkılar sağlar. Bu restorasyon süreçleri, deniz alanlarının büyük ölçekli iyileştirilmesiyle balıkçılık ve turizm gibi mavi ekonominin birçok sektörüne fayda sağlayan ekosistem ve toplumsal hizmetlerin iyileştirilmesine katkıda bulunur. Ayrıca, deniz çayırları gibi mavi karbon habitatlarının restore edilmesi, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmaya yardımcı olur. Bu süreçler, deniz seviyesinin yükselmesinin getirdiği kıyı erozyonu gibi sorunların etkilerini hafifletir. Biyoçeşitliliğin artması, ekosistemlerin dayanıklılığını artırarak, doğal afetlere karşı daha iyi bir koruma sağlar ve genel ekosistem sağlığını geliştirir. Sağlıklı bir ekosistem, aynı zamanda karasal yaşam alanlarının da korunmasına yardımcı olarak, ekosistemler arası dengeyi destekler.
Ekonomik faydaları: Koruma alanlarından elde edilen temel veri eksikliği nedeniyle kesin maliyet/fayda analizleri yapılması zor olsa da, deniz ekosistemlerini restore etmenin getirilerinin maliyetlerden daha fazla olduğu yönünde bilimsel çalışmalar bulunmaktadır. Ekonomik açıdan balıkçılık ve turizm gibi sektörlerde kısa vadeli bazı kayıplar yaşanabilir; ancak bu kayıpların, uzun vadede daha fazla getiri elde edilmesi ile telafi edileceği öngörülmektedir. Özellikle endüstriyel ve ticari balıkçılık faaliyetleri, ekonomik değeri yüksek balık habitatlarının restorasyonu sayesinde, orta ve uzun vadede artacak olan balık popülasyonundan faydalanacaktır. Küçük ölçekli balıkçılık da bu süreçten olumlu yönde etkilenir; sağlıklı ve zengin ekosistemler, yerel balıkçıların daha sürdürülebilir ve verimli avlanma yapmalarını sağlar. Bu tür balıkçılık, yerel ekonomilere katkıda bulunurken, aynı zamanda toplulukların gıda güvenliğini artırır. Ekosistem restorasyonu, küçük ölçekli balıkçılığın yeniden canlanmasına yardımcı olarak, toplulukların sosyal ve ekonomik yapısının güçlenmesine katkıda bulunur. Ayrıca, sağlıklı ekosistemler sayesinde balıkların daha yüksek kalitede elde edilmesi, pazar değerlerini artırır ve yerel ürünlerin rekabetçiliğini güçlendirir. Bu durum, hem çevresel hem de ekonomik sürdürülebilirliğe önemli bir katkı sağlar.
Aktif restorasyon: Doğal deniz ekosistemlerini kısmen veya tamamen iyileştirmek için aktif (veya ekolojik) restorasyon, özellikle doğal yenilenme süreçlerinin engellendiği durumlarda gereklidir. Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler Komisyonları tarafından Doğa Restorasyonu Kanunu’nda (Nature Restoration Law) bulunan tedbirlere göre, deniz ekosisteminin aktif bir şekilde doğal dengede kalmasını sağlamak için deniz çayırları, yosunlar ve mercan resifleri gibi deniz yaşamının sağlıklı ve sürdürülebilir olarak geri kazanılmasını teşvik edecek yapılar veya zeminler oluşturulması gerekmektedir. Ekolojik restorasyonun başarılı olması için, sahaya özgü uygun tür seçimi ve kompozisyonunun yanı sıra sosyo-ekolojik bir yaklaşımın bütünleştirilmesi ve gelecekteki iklim senaryoları da dahil olmak üzere değişen koşullara uyum sağlanması kritik öneme sahiptir. Bu süreçte, yerel toplulukların katılımı ve geleneksel bilgi birikiminin entegrasyonu da oldukça faydalıdır. Ayrıca, bilimsel araştırmalar ve teknik destek, restorasyon projelerinin etkinliğini artırabilir.
Pasif restorasyon: Pasif restorasyon önlemleri ise ekosistem işlevlerini onarabilir ve yerel iyileşmeye yardımcı olabilir. Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler Komisyonları tarafından belirlenen Doğa Restorasyonu Kanunu'nun amaçları arasında besin miktarının artışı, gürültü kirliliği ve plastik atık gibi çeşitli deniz kirliliği çeşitlerinin azaltılması yer alır. Ayrıca, balıkçılık faaliyetlerinin deniz ekosistemi üzerindeki olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi, örneğin deniz tabanı üzerinde daha az etkisi olan av araçlarının kullanılması teşvik edilir. Bu kapsamda, avcılığın belirli alanlarda yasaklanması ve ekosistemlerin kendi doğal dinamiklerini geliştirmelerine izin verilmesi önemlidir. İnsan faaliyetlerinden kaynaklanan kara temelli baskıların deniz ekosistemlerinin bütünlüğünü tehlikeye atmaması için restorasyon ve korumanın yanı sıra kara ve deniz planlamasının birlikte yapılması gerekmektedir.
Doğa Restorasyonu Kanunu, “etkili, örnek teşkil eden ve uyumlu deniz koruma alanları ağlarının, bozulmuş deniz habitatlarının iyi duruma getirilmesinde ve tekrar bozulmamasını sağlamada hayati öneme sahip olabileceğini” vurgular. Denizlerimizde balıkçılık yapılan alanların sınırlandırılması veya biyolojik çeşitliliğin desteklenmesine yönelik önerilen tedbirler de bunun altını çizmektedir. Bu stratejiler, deniz ekosistemlerinin sürdürülebilirliğini artırırken, yerel toplulukların yaşam standartlarını yükseltmeyi hedefler. Aynı zamanda, ekosistem sağlığının iyileşmesi, gıda güvenliğini artırarak toplulukların ekonomik dayanıklılığını güçlendirir. Başarılı bir restorasyon, sadece ekosistem sağlığı değil, aynı zamanda insan sağlığı ve refahı için de kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle, ekosistem restorasyon çalışmalarının etkin bir şekilde sürdürülmesi, gelecekte daha sağlıklı ve dengeli deniz ekosistemlerinin oluşmasına katkıda bulunacaktır.
Yeni Balıklar Programı: Akdeniz Koruma Derneği ekosistem restorasyonu kapsamında yenebilir istilacı ve yabancı denizel türlerin değer kazanarak tüketiminin artırılmasını ve bu sayede algal habitatlar üzerinde yarattığı baskının azaltılmasını ve küçük ölçekli balıkçılığın bu türlerden ekonomik gelir elde etmesini amaçlamaktadır. Bu kapsamda yenebilir yeni balık türlerine yönelik bilginin artması için balıkçılar, restoranlar, şefler ve son tüketiciye yönelik iletişim çalışmaları yürütmektedir. Ayrıca bu türlerin küçük ölçekli balıkçıdan alınarak restoranlara ve tüketiciye ulaşması için kurulmakta olan mekanizmanın küçük ölçekli balıkçıların oluşturduğu su ürünleri kooperatiflerine devredilerek gelirlerini artırmaları ve su ürünleri marketindeki etkinliklerinin artırılmasına yönelik çalışmaları sürdürmektedir.Çalışmalarımız hakkında daha fazla bilgi almak için tıklayınız.
Deniz Dibi Temizliği - Hayalet Ağlar: Birçok bilimsel çalışma, hayalet ağların çoğunun doğada çözünmediğini, pasif olarak avlanmaya devam ettiğini göstermektedir. Atıklar, denizel habitatların üzerini kaplayıp ışık ve oksijen geçirgenliğini azaltarak Deniz çayırları, mercan resifleri gibi habitatları tehdit ederken bir yandan da mikro plastik kirliliğine neden olmaktadır. Bu durum denizlerdeki biyoçeşitliliği olumsuz etkilediği gibi geçimini balıkçılıktan sağlayanları da etkilemektedir. Akdeniz Koruma Derneği hayalet ağların deniz yaşamından uzaklaştırılmasını sağlarken, geri dönüşümünü veya bertarafına destek olmaktadır. Çalışmalarımız hakkında daha fazla bilgi almak için tıklayınız.
Sulak Alanlar: Akdeniz Koruma Derneği, Gökova’daki sulak alan ve tampon bölgelerini tespit ederek bu alanlardaki canlılara dair bir envanter oluşturarak literatürü güncellemeyi, sulak alan ekosistemine yönelik tehditleri tespit ederek yereldeki paydaşlarla gerekli önlemleri almak için işbirliği yapmayı, bu ekosistemin önemine dair farkındalık oluşturmayı hedeflemektedir. Akdeniz Koruma Derneği, bu çalışma ile Gökova’da restorasyona veya rehabilitasyona uygun sulak alan bölgelerinin tespit edilmesi, koruma-kullanma dengesi gözetilerek yerel paydaşların uzlaşısı ile ekosistemin korunmasına yönelik ortak bir vizyonu ve farkındalığı yaymayı amaçlamaktadır. Çalışmalarımız hakkında daha fazla bilgi almak için tıklayınız.
Plastik Kirliliğinin İzlenmesİ ve Değerlendirilmesi: Akdeniz Koruma Derneği Datça–Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi'nde, ekosistemin korunması ve sürdürülebilirliği amacıyla plastik kirliliği üzerinde çalışmalar yürütmektedir. Mikroplastik kirliliğinin deniz suyu, sediment ve biyotadaki boyutunu ve mekânsal durumunu belirleyen araştırmalar yapılarak, elde edilen bilgiler farkındalık oluşturmak için kullanılmaktadır. Bu çalışmalar kapsamında, makro ve mezo-plastiklerin sahil ve deniz tabanındaki durumu, mikroplastiklerin deniz suyunda ve ekonomik değere sahip balıkların sindirim sistemindeki durumu tespit edilmektedir. Yerel halk ve paydaşlarla vatandaş bilimi uygulamaları ile farkındalık yaratılmaktadır. Arastırma sonuçları ulusal paydaşlarla paylaşılmakta ve Datça–Bozburun ÖÇKB'de çalıştaylar düzenlenmektedir. Veriler ulusal ve uluslararası konferanslarda ve akademik dergilerde yayımlanmakta, Milli Eğitim Bakanlığı ve yerel okullarla iş birligi yapılarak gençlerde farkındalık yaratma çalısmaları sürdürülmektedir. Plastik kirliliğinin kaynaklarının tespiti ve çözümüne yönelik adımlar atılmaktadır. Çalışmalarımız hakkında daha fazla bilgi almak için burayı tıklayabilirsiniz.
Fuchs, G., & Stelljes, N. (2022). Why is Nature Restoration Critical for Marine Areas.
Gann, G. D., McDonald, T., Walder, B., Aronson, J., Nelson, C. R., Jonson, J., Hallett, J. G., Eisenberg, C., Guariguata, M. R., Liu, J., Hua, F., Echeverría, C., Gonzales, E., Shaw, N., Decleer, K., et al. (2019). International principles and standards for the practice of ecological restoration. Second edition. Restoration Ecology 27(S1), S1–S46.
UNEP. Becoming #GenerationRestoration: Ecosystem restoration for people, nature and climat. United Nations Environment Programme (2021).